- yakınlaşmak
- Д1) приближа́ться2) сближа́ться, сходи́ться (о людях)
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.
yakınlaşmak — nsz 1) Yakın bir duruma gelmek, yaklaşmak Yer çok aşağılarda kalmış, gök yakınlaşmış gibime gelirdi. N. Cumalı 2) e, mec. Aralarındaki ilgi, sevgi daha güçlü bir duruma gelmek Doktor Hikmet i, onlara büsbütün yakınlaşmaktan, onlarla dilediği gibi … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜLAHAT — Yakınlaşmak. Çekiştirmek. * Çocuğun, sütten kesilme vaktine yakınlaşması. * Niza ve husumet etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TAKARRÜB — Yakınlaşmak. Yaklaşmak. * Zamanı gelmek. Vakti yakın olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yakınlaşma — is. Yakınlaşmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
yaklaşmak — e 1) Arada az bir aralık kalacak biçimde ilerlemek, aradaki uzaklığı azaltmak veya büsbütün ortadan kaldırmak için ileri gitmek Saat sekiz buçuğa yaklaşıyordu. S. F. Abasıyanık 2) Benzemek, andırmak, uygun olmak 3) Bir konuyu, bir sorunu ele… … Çağatay Osmanlı Sözlük
takarrüb — (A.) [ بﺮﻘﺕ ] yaklaşma, yakınlaşma. ♦ takarrüb etmek yaklaşmak, yakınlaşmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
KURBİYYET — Yakınlık kazanmak. Yakınlık. Bir şeye kendi gayretiyle yakınlaşmak. (Bak: Akrebiyyet)(Sahabelerin kurbiyet i İlâhiyye noktasındaki makamlarına velâyet ayağıyla yetişilmez. Çünki: Cenâb ı Hak bize akrebdir ve herşeyden daha ziyade yakındır. Biz… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük